İçeriğe geç
Etkinlik Paylaş / Ana Sayfa / Belirli Gün ve Haftalar / Şehitler Haftası Etkinlikleri – Şiirler – Kompozisyonlar

Şehitler Haftası Etkinlikleri – Şiirler – Kompozisyonlar

    Şehitler Haftası 14 – 20 Nisan Etkinlikleri ve Şiirler – Kompozisyonlar (dosyanın word sürümünü indir)

    Şehit, Allah rızası için; din, vatan, millet uğruna canını veren Müslüman kişiye denir. Şehitlik, islam dininde peygamberlikten sonra gelen en yüce mertebedir. Bizim milletimizde bu mertebeye ulaşmak, vatanı ve milleti için canını vermek şereflerin en büyüğüdür. Atalarımız bu toprakları Müslüman toprağı yapmak, buradaki insanlara islam dinini anlatmak için yüzyıllarca uğraştılar. Pek çok kanlı savaşa, pek çok kahramanlığa sahne oldu bu topraklar. Yapılan savaşlarda bir çok kişi şehitlik mertebesine erişti. Ve bu topraklar da islam dini ile şereflendi. Ele geçirdikleri toprakları sömürmek yerine oralara hizmet götürdü atalarımız. Bir çok yere, o zamanki medeniyeti temsil. eden cami, köprü, medrese gibi eserler yaparak adeta bu toprakların gerçek sahibi olduğumuzu gösterdiler.

    Daha sonra binlerce yıldır bizim olan, kanımızla suladığımız, yaptığımız eserlerle adeta tapuladığımız bu topraklara göz dikenler oldu. Anadolu, parçalanan Osmanlı Devleti’nin elinde kalan son değerli topra Burasını da elimizden alarak, adeta yüzyılların intikamını almak istediler. Dört bir yandan, dönemin en ölümcül savaş makineleriyle üzerimize saldırdılar. Yıllarca savaşarak yorgun düşen bu millet, ilk başlarda kaybeder gibi göründü. Ama sonra iman gücüyle, cesur askerleriyle, bağrından çıkan Mustafa Kemal gibi dehalarıyla kötü gidişi önlediler. Göğüslerini siper ederek bu cennet vatanı korumasını bildiler. Çanakkale’ye vatanını savunmaya giden, Arıburun cephesinde savaşırken şehit düşen Kınalı Hasan adındaki Mehmetçiğin cebinden bir mektup çıkmıştı.

    Annesinden gelen mektupta şunlar yazılıydı:
    “Ey gözümün nuru Hasan’ım, köyümüzde rahat rahat oturalım mı vatan sevgisi içimizde alevalev yanıyor. Sen ecdadından, babandan aşağı kalamazsın … ben senin anan isem, beni ve seni Allah yarattı, vatan büyüttü. Allah bu vatan için seni besledi. Bu vatanın ekmeği iliklerinde duruyor. Sen bu ailenin seçilmiş kurbanısın … Hasan’ım, söyle zabit efendiye, bizim köyde kurbanlık koyunlar kınalanır. Ben de seni evlatlarımın arasından vatana kurban adadım. Onun için saçını kınalamıştım. El hükmü billah, Allah seni ismail peygamberin yolundan ayırmasın. Seni melekler şimdiden rahmetle anacaktır. Gözlerinden öperim. Ana Hatice.”
    Bu sözler, genci yaşlısı, erkeği kadını tüm Türk milleti için vatan ve millet sevgisinin ne kadar ylice bir değer olduğunu göstermektedir. Günümüzde de askere giden delikanlılarımızın eline kına yakılmasını sebebi budur. Her biri vatana kurban olmaya hazırdır.
    Şehitler Haftası olarak düzenlenen 14 – 20 Nisan tarihleri arasında bu vatan için kanını ve canını veren aziz şehitlerimizi bir kere daha saygıyla anmalıyız. Ölümün üzerine gözlerini kırpmadan giden, kanlarıyla bayrağımıza al rengini veren bu insanlar, geride bize bu cennet vatanı bıraktılar.

    AKINCILAR
    Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik.
    Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik.
    Aktolgalı beylerbeyi haykırdl: “ilerle!”
    O gün Tuna’dan geçtik kafilelerle …
    ŞimşeK gibi bir semte atıldık yedi koldan
    Şimşek gibi Türk atlılarının geçtiği yoldan.
    Bir gün dolu dizgin boşanan atlarımızla,
    Yerden yedi kat arşa kanatlandık o hızla.
    Cennette bu gün gülleri açmış görürüz de,
    Hala o kızıl hatıra titrer gözümüzde.
    Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik,
    Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik.
    Yahya Kemal BEYATLI BiR YOLCUYA
    Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın
    Bu toprak, bir devrin battlğl yerdir.
    Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın,
    Bir vatan kalbinin attığı yerdir.
    Bu ıssız, gölgesiz yolun sonunda,
    Gördüğün bu tümsek, Anadolu’nda,
    İstiklal uğrunda, namus uğrunda,
    Can veren Mehmet’in yattığı yerdir.
    Bu tümsek, koparken büyük zelzele,
    Son vatan parçası geçerken ele,
    Mehmet’in düşman boğduğu sele,
    Mübarek kanını akıttığı yerdir.
    Düşün ki; haşr olan kan, kemik eti,
    Yaptığı bu tümsek, amansız çetin,
    Bir harbin sonunda bütün milletin,
    Hürriyet zevkini tattığı yerdir.
    Necmettin Halil ONAN

    Şehitler
    Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,
    mezardan çıkmanın vaktidir!
    Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,
    Sakarya’da, İnönü’nde, Afyon’dakiler
    Dumlupınar’dakiler de elbet
    ve de Aydın’da, Antep’te vurulup düşenler,
    siz toprak altında ulu köklerimizsiniz
    yatarsınız al kanlar içinde.
    Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,
    siz toprak altında derin uykudayken
    düşmanı çağırdılar,
    satıldık, uyanın!
    Biz toprak üstünde derin uykulardayız,
    kalkıp uyandırın bizi!
    Uyandırın bizi!
    Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,
    mezardan çıkmanın vaktidir!
    Nazım Hikmet Ran

     

    Ben Bir Şehit Öğretmenim
    Karanlık geceye nurlu sabahım
    Derdinize deva olacak yahım
    Zulmün ateşini söndürür âhım
    Ulu çınar gibi serpilen benim
    Ve gardaş ben bir şehit öğretmenim
    Muhabbetim ana şevkine bedel
    Irahmetim bulutlardan ağan sel
    Neye yarar topla, çıkar, çarp ve böl
    Netice sıfırsa bil ki o benim
    Ve bacım ben bir şehit öğretmenim
    Ağustosta bu od bizi buydurur
    Neşter atar yüreğimiz oydurur
    Şu fenada keh soluğa koydurur
    Fidanlara hayat veren kök benim
    Ve dedem ben bir şehit öğretmenim
    Yollar uzun, yollar serap arkadaş
    Menzil, ırak menzil çok sarp arkadaş
    Bir sevdaya hasret kaldım arkadaş
    Ejderi delikten çıkaran benim
    Ve Mehmet ben bir şehit öğretmenim
    Sevgi ummanının ilk damlasıyım
    Sevgi güneşinin ilk busesiyim
    Sevgi zirvesinin ilk asasıyım
    Büyük sahillerin dalgası benim
    Ve yâran ben bir şehit öğretmenim
    Sınıfta tanıştım taze baharla
    Başımdaki saçlar karıştı karla
    Geldim gidiyorum hoş arzularla
    Kan karanfil, Hilâldeki al benim
    Ve yavrum ben bir şehit öğretmenim
    Kucak kucak sevginize kanarım
    Sevenleri ebed-müddet anarım
    Bir davâ uğruna yanar, sönerim
    Mum gibi dibinde tükenen benim
    Ve babam ben bir şehit öğretmenim
    Hasretin kor gibi yakıyor anam
    Yaşın ırmak gibi akıyor anam
    Bayramlık dostlarım bakıyor anam
    Fâtiha dilenen kitâbe benim
    Ve anam ben bir şehit öğretmenim
    Durali Doğan

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir